Bugün, metafizik fikirlerin ve kavramların farkına hızla daha fazla varıldığı bir dünyada yaşıyoruz. Yeni Çağ kitap mağazalarının raflarında artık elinizin altında olan şeyler, 100 sene önce bir hakikat yoluna koyulmuş bir arayanın, yaşamının tüm enerjisine ve servetine mal olabilirdi. Bugünün arayanının görevi ise, geniş çeşitlilikteki önerileri incelemek ve işe yarayanın hangileri olduğunu ayıklamaktır. Aşırı bilgi yüklenerek bu yükün altında kalma tehlikesi vardır ve bu tehlike, neyle öz titreşimde olduğunuzu seçmeyi gerekli kılmaktadır ve unutmayın ki sizin yolunuz ‘Tek Yol’ değildir; arayan sayısı kadar yol vardır.

Metafizik açıdan her şeyi bilen biri olma tuzağından sakının. Peşinde olduğunuz şey, iyi bir oyun hakkında yüzeysel ama iyi bir konuşma yapmak değildir, tabi eğer gerçek bir arayansanız. Deneyerek doğrulayabileceğiniz fikirler üstünde çalışın. Eğer kalbinizden ve deneyiminizden bağlantı kurarsanız, kaynağınız sağlam olacaktır. Karşılaşacağınız fikirlerin çoğu derhal doğrulanabilir değildir. Böyle fikirleri zamanı gelinceye kadar bir kenara bırakmak daha iyi olacaktır. Onları, şuurunuzun temel çalışmalarla yeterli derecede genişlediği gelecekteki bir tarihte doğrulayabilirsiniz.

Hiçbir şeye inanmayın. ınsanlığın en büyük zayıflıklarından biri, doğrulama olmadan inanma kapasitesidir. Öte yandan, hiçbir şeye inanmamazlık da etmeyin. Bu durum, aynı kumaşın bir tersinin bir de yüzünün olması gibidir. Sunulan her şeyi eleştiren, alaycı bir inanmayan olmak kolaydır. Üçüncü alternatif ise, yeni fikirleri içimizdeki tarafsız bir yere koymak ve onları gelecekteki muhtemel bir doğrulama veya ret için saklamaktır. Doğrulamalarınızı pratik veya deneysel olarak yapınız. Dünyaya daha yakın olan daha kolay şeylerle daha güçlü deneyimler elde edilir. Eğer bir şeyi anlayamıyorsanız, es geçin. Basitçe söylersek, o şey sizin için değildir. Hatta o, iletişim kurmak yerine zihin karıştırmak için bile yazılmış olabilir. Her şeyi sadeleştirin! Sadeliğin içinde derin hakikate doğru ilerlemenin yolu uzanmaktadır. Bu düşünceyi izlerken, her şeyin ‘düşündüğünüzden’ daha kolay olduğunu keşfedeceksiniz.

Bir şeyi bir kere doğruladığınızda, onu daha derinden doğrulamaya devam edin. Her şey bir süreçtir. Doğruladığınız şeye inanın. Diğer kimselerin doğrulamalarınızı bertaraf etmesine izin vermeyin. Bunlar sizin sahip olduğunuz en değerli şeylerdir. Onları sadece sizin gibi düşünenlerle paylaşın. ıncilerinizi ‘domuzların önüne serpmekten’ sakının. Herhangi bir kimseyi ‘kendi inancınıza döndürmeye ‘ çalışmayın. Bu, hepimizin başına geldi. Ne tepki vermiştiniz? Her kişinin kendi yolu olduğunu unutmayın. Buna saygı duyun! Üzerinde çalışmakta olduğunuz fikirleri yaşama kapasitesi elde ettikçe, diğer kişiler sizin yaşayışınızla ortaya çıkan örnekten etkilenecek ve soru sormaya başlayacaklardır. Böyle durumlarda, sadece soruyu cevaplandırın. Tüm bildiklerinizi üstlerine boşaltmayın. Bir gizem olun.

Sizin titreşiminizle rezonansta olan çevrenizdekiler için bir mıknatıs olun. Her şeyden önemlisi, ‘kendi tarzınızla yürüyün’. Kendiniz üzerinizde uygulama sürecinde olmadığınız fikirleri benimsemeyin. Kendinize yardım etmeyi öğrenirken, diğerlerine yardım edebilir hâle geleceksiniz. ‘Dünyayı kurtarma’ya hepimiz çok hevesliyiz, ama ilk olarak kendimizi kurtarmadıkça hepimiz kocaman bir yalanı yaşarız; zaten yalanı yaşamada hepimiz çok iyiyizdir. Kendinize karşı samimî olun. Eğer bir kimse size pozitif düşünmenin gücü hakkında bir şeyler öğretirse, pozitif olmadığınız hâlde pozitif olduğunuzu kendinize ve başkalarına söyleyerek etrafta dolaşmayın. Pozitif zihinsel tutum çok önemlidir ve bunu sağlamak çok güçtür. Eğer kendinize yalan söylemeye devam ederseniz, hiçbir şey olmayacaktır. ınsanlar genelde kendilerini kandırma ustaları oldukları için, yalan söylememek kolay olmayacaktır. Bu nedenle, buna karşı sürekli tetikte olmak çok önemlidir.